ocak 98



TANRILARIN VAŞAK İZLERİ

İlk otuzbiri uzaylılar mı çekti?.. Efsanelerde sözü edilen uçan barraklar uzaylıların mıydı?.. Afrika yerlileri hâlâ uzaylı barrağı mı bekliyor?.. İşte tüm bu soruların yanıtlarını "Tanrıların Vaşşak İzleri" kitabının yazarı Delik Von Dämıkel'le yaptığımız bu röportajda bulacaksınız.

Mastder: Sayın Dämıkel, kitabınızda uzaylıların eski uygarlıkları bir çok kez ziyaret ederek insanlara otuzbir çekmeyi öğrettiklerini iddia ediyorsunuz. Bu kanaate nasıl vardınız?

Dämıkel
: Bu bir kanaatten öte, bizden saklanmaya çalışılan apaçık gerçeğin ta kendisidir. Fakat görüyoruz ki uzaylı barrağı balçıkla sıvanmamaktadır.. Şimdi efendim, kadim uygarlıkların kutsal metinlerini okuduğumuzda oralarda uçuşan damları, barrakları ve uzaylıları kolaylıkla farkedebiliriz.

Mastder
: Örnek verebilir misiniz?

Dämıkel
: Elbette... Örneğin Sümerlerin Kılkamış efsanesinde, ölümsüzlüğü aramak için tanrı Sokmapiştim'in göklerdeki evine giden Kılkamış, Sokmapiştim'den şu öğüdü alır: (Kil tablet XIII, bölüm IIV) "...Şu cam küreyi kafandan, ve şu bol ve rahatsız giysileri üzerinden çıkaracaksın ve şu dibi zımbalı kutsal kağıtlara bakacaksın ve şu dibi kıllı uzun silindiri avuçlayacaksın..." Burada Sokmapiştim açıkça, yanındaki astronot giysili adama soyunmasını ve porno dergiye bakarak otuzbir çekmesini salık veriyor... Tibetteki beş bin yıllık Chokh-Sokh-Tungh tapınağındaki taş yazıtlarda şöyle bir yağmur duası mevcuttur: "Ey tanrıçalar tanrıçası Sokhama-Köthe, haydi sok o üzeri yol yol kabartılı, ucu hafifçe şişkin ve kendi kendine titreyen boruyu da, suların üzerimize olsun..." Burada sözü edilen borunun pilli bir vibratör olduğunu söylemeye dahi gerek yok. Beş bin yıl önce pilli bir vibratörün nasıl var olabildiğinin yanıtı ise tabi ki uzaylılardan başkası değil...
Mastder: Bazı ilkel kavimlerin hâlâ uzaylıları beklediklerini iddia ediyorsunuz sanırım...
Dämıkel: Evet... Mesela Afrika'daki Köthawwaya kabilesi üyeleri, her yılın otuzbir aralık günü çeşitli törenler düzenlerler ve saat tam 00:31'de kuzeybatıya doğru domalıp beş dekika hareketsiz beklerler. İlginç olan şey ise şudur: Yılın o saat ve o dakikasında kuzeybatıya domalan bir kişinin gövdesi öyle bir açı yapar ki köt deliği tam beş dakikalık süre boyunca Siryus yıldızına bakar!.. Acaba bu ilkel yerlilerin ataları Siryus yıldızından bir takım konuklar mı ağırlamışlardı?..

Mastder
: Peki sayın Dämıkel, uzaylılar geçmişte böylesine alenen ortalıkta idilerse, niçün bugün ortada yoklar?

Dämıkel
: Aslında bugün de buradalar ancak ortalıkta gözükmekten sanırım kaçınıyorlar. Dünyanın çeşitli yerlerinde kayıtlara geçen muhtelif kaçırılma, domaltılma, deydirilme, yalanılma ve attırılma vakaları da bu durumu kanıtlıyor.

Mastder
: Bizi aydınlattığınız için çok teşekkürler sayın Dämıkel, iyi günler...

Dämıkel
: Ben teşekkür ederim efendim...


ocak 1998 > l-manyak sayı 25

Bu sayıdaki Aşık Memo için [tıklayınız]