ağustos 98



NASIL BİR FANTEZİTÖRSÜNÜZ?..
Mastürbatör olmak demek, pek çok meziyete haiz olmak demek. Fantezitörlük de bunlardan biri. Her gün çeşitli fanteziler kullanarak otuzbirler çekiyoruz, yani hepimiz fantezitörüz. Ama fantezitörlük de bir tane değil ki, herkes başka bir fantezitör. Peki ya siz nasıl bir fantezitörsünüz?.. Merak ediyorsanız hep birlikte test edelim görelim...

1- Tam sokağa çıkmak üzereyken gaza geldiniz, bir tek attırayım da öyle çıkayım dediniz. Fakat telaştan pantolonunuzun üzerine attırdınız. Ne yaparsınız?
a) Selpakla şöyle bir silerim, diğer lekelerin arasında kaynar gider.
b) Hiç dokunmadan aynen öyle çıkarım. Otobüse binip o durumda bir de ford yaparım. Sonra evde hatunun kötünde bıraktığım ıslaklığı düşünerek evde otuzbir çekerim.
c) Pantolonu kuru temizlemeciye götürmeyi düşünürüm. Sonra kuru temizlemecinin bayan olduğunu düşünürüm. Daha sonra bayan kuru temizlemecinin yavaşyavaş domaldığını düşünürüm. Böylece pantolona ikinci defa attırırım.

2- Yolda yürürken köşeyi döndünüz ve "kötenk" diye taş gibi bir manitayla çarpıştınız. Yere dökülen kitaplarını toplamasına yardım ederek ayrıldınız. Evde bu bu olayı kafanızda sokuşla sonuçlanacak şekilde sürdürüp otuzbir çekeceksiniz. Olayın nasıl devam ettiğini düşünürdünüz?
a) Kitapları ona verip ayrıldıktan sonra "ulan dur şunu biraz takip ediyim" diye düşünerek geri dönüyorum. Tam o anda meğer o düşen bir kitabı almak için yere eğilmişmiş. Ve rüzgar eteğini havalandırmışmış, kabaklar ortadaymış. Hızımı alamayıp, tam lüleden buna değdiriyorum. Meğersem hatunda don yokmuş ve işe bakın ki meğerseme ben de fermuarımı açık unutmuşum...
b) Önce bir süre hatunu takip ediyorum. Sonra arka yollardan dolaşarak, hep döneceği köşelerde önüne çıkarak mütemadiyen kendisiyle çarpışıyorum. Bunca bedensel temastan sonra hatun iyice kıvama geliyor. Tutup domaltıyorum tabi ki...
c) Ben ıssız adaya düşüyorum. Aradan on yıl geçiyor. Bir gün bi bakıyorum bu hatun. Meğer o da on yıldır adadaymış. Eee, adada tek erkek benim, bana domalmayacak da kime domalacak. Ben de hemen yakalıyorum, veriyorum ayarı, veriyorum ayarı...

3- Tuvalette aşağıdaki sıralardan hangisini takip edersiniz?
a) İşeme - suçma - attırma.
b) Suçma - duvarlara yazı yazma - attırma.
c) Suçma artı işeme - duvarlardakileri okuyarak attırma.

4- Üç beş sap oturmuş dam-köt muhabbeti yapıyorsunuz. Arkadaşlarınız şöyle domalttım, böyle kanırttım diye sokuş maceralarını anlatıyorlar. Siz ne yaparsınız?
a) Hepsini can kulağıyla dinler, eve gidince anlatılanları düşünerek otuzbir çekerim.
b) Lafı döndürüp dolaştırıp otuzbirin faziletlerine getiririm. Sonra da boz barrağı nasıl sıvazladığımı ballandıra ballandıra anlatırım.
c) O anda bir sokuş macerası uydurup anlatmaya başlarım. Ama sonunu getiremeden sarsılarak boşalırım.

5- İlk defa gittiğiniz bir tuvalette bir de baktınız ki bitişikteki bayanlar tuvaletinin kabinlerini ayıran paravan duvarın altında on beş santimlik bir boşluk var. Eğrilip büğrülüp kafayı klozetin bir yerlerine sıkıştırıp yandaki hatunun kötünü tam görebilmişken suçmakta olan hatun aniden aşağı baktı ve göz göze geldiniz. Kafa sıkışık olduğu için çekemiyorsunuz. Bir şey söylemek zorundasınız. Ne derdiniz?
a) "Şu tuvaletleri de ne sıkışık yapıyorlar yahu..."
b) "Dün akşam salçalı makarna yediniz ha?.. Çok hoş..."
c) "Pardon, biraz önce kalemimi düşürdüm de, acaba kötünüze filan kaçmış olabilir mi?.."

6- Canınız otuzbir çekmek istiyor fakat çok uzun zamandır insan içine çıkmışlığınız olmadığı için aklınızda taze hatun hayalleri mevcut değil. Üç beş yıl önceden tanıdığınız envai çeşit pozisyonda bin kere tahayyül etmiş olduğunuz için onları düşünmek artık fikinizi bile kaldırmıyor. Bu durumda ne yaparsınız?
a) Hemen porno koleksiyonuma el atarım.
b) Çıkarım sokağa bi dolaşırım. Kafede mafede otururum. Kötdü bacaktı memeydi derken akşama bolca malzemeyle dönerim. Sonra günlerce şaklatırım da şaklatırım.
c) Ne kadar sıkılırsam sıkılayım, hafızama olan sadakatimi yitirmeme. Hatırladığım eski manitalardan bir biriyle alakasız üç tanesini bir mizansende birleştiririm. Mesela diyelim ki sinemaya gidiyorum, aaa, o da ne!.. Eski iş yerinden Jale... Birlikte kafeye gidiyoruz, aaa, o da ne!.. Liseden Hale... Çıkıp bara gidiyoruz, aaa, o da ne!.. Bilmem nerden Mücella... Eh, bu üçlünün pozisyon kombinasyonları zaten aylarca otuzbir için yeter de artar bile...

............................
DEĞERLENDİRME
............................
a'lar çoğunluktaysa
Güdük Fatezitör
Valla bilader siz malesef bir fantezi fakirisiniz. Zihninizi öyle tembel alıştırmışsınız ki porno dergi felan olmadan, damcık aklınızdın dahi geçmiyor. Ola ki fikiniz dikeldi, otuzbir çekmek icab etti, Gözünüzü kapatınca peydahlanan ilk damcığa sokuveriyorsunuz. Kıllı olsun kılsız olsun bile diye düşünmüyorsunuz. Sizin beyinsel olarak sıkı bir rejim ve cimnastiğe ihtiyacınız var. Günde üç sayfadan fazla porno dergi okumamalısınız ve her boş anınızda değişik damcıklar düşünerek fikinizi sıvazlamalısınız.

b'ler çoğunluktaysa
Uygulamacı Fantezitör
Siz bir eylem adamısınız. Mala vurmak yolundan alıkoyduğunuz sokuş enerjiniz içinizde duramıyor ve sizi fiili fanteziler üretmeye yöneltiyor. Fiiliyata geçmeyen fikriyata ehemmiyet vermediğiniz için tuvalette durup düşünerek attırmak size göre değil. Siz macera istiyorsunuz. Her ne kadar sokmasanız da ellemek, yaslamak, sürttürmek istiyorsunuz. Ama hayat yalnızca aksiyondan ibaret değil. Biraz durup kendinizi dinlemeli, aslında huzuru arayan o narin barrağınıza şefkatle yaklaşmalısınız.

c'ler çoğunluktaysa
Düşünsel Fantezitör
Çok şahane bir hayal gücüne sahipsiniz. Kafanız mütemadiyen sokuşa çalışıyor. Üstelik çevrenizde karı kız bulunup bulunmamasına da önem vermiyorsunuz. Çünkü otuzbir için gerekli motivasyonu hayal gücünüz sağlıyor. Bir kadınla bir odada üç dakika kalsanız, edindiğiniz bu anıdan yirmi yıl boyunca fantezi üretip otuzbir çekebilirsiniz. Ancak şunu da aklınızdan çıkarmayın ki biraz sosyalleşmelisiniz. En azından o değerli fantezilerinizi güdük fantezitörlere anlatıp hayır dualarını alabilirsiniz.

ağustos 1998 > l-manyak sayı 32